Hanefi Mezhebi, (Arapça: الحنفية veya المذهب الحنفي)
İslam dininin SÜNNİ(fıkıh) mezheplerinden biri. Hanefilerin itikatta (inançta) mezhepleri ise Maturidiliktir. İsmini, kurucusu Ebû Hanife'den (Numan bin Sabit) (699-767) alır. Türkiye, Balkanlar, Türkistan, Afganistan, Mısır, Suriye, Ürdün, Bangladeş ve Pakistan'da yaygındır. Hanefi mezhebi dört Sünni mezhebin nüfus açısından en genişidir. Takipçileri tüm İslam aleminin yaklaşık %56'sını oluşturmaktadır. Hanefilik günümüzde en çok bağlısı bulunan fıkıh mezhebidir.
Ebû Hanife
Mezhep ismini aldığı Hanefi mezhebinin kurucusu olan Ebû Hanife 699 yılında Kûfe’de dünyaya gelmiştir. Babası kumaş tüccarı olan Ebu Hanife bir taraftan baba mesleğini yaparken diğer yandan Kufe’de birçok alimden ders alarak yetişmiştir. 18 yıl fıkıh dersi gördüğü Hammad b. Ebî Süleyman onun en önemli hocasıdır. Hocası Hammad’ın vefatından sonra Kufe’de ders kürsüsüne oturmuştur. 30 yıl kadar ders halkasına katılan öğrenci sayısının 4000’i aştığı kabul edilmektedir. Emeviler ve Abbâsîler devrini yaşayan Ebu Hanife kendisine teklif edilen devlet görevlerini kabul etmemiştir. Kûfe’de derslerini sürdüren Ebu Hanife, halife Ebu Cafer el-Mansur tarafından aralarındaki anlaşmazlık üzerine hapse atılmıştır. Hapiste öldüğüne dair bilgiler nakledilmekle birlikte, sürgün hayatı yaşadığı Kufe’deki evinde 767 yılında vefat etmiştir. Birçok kitabında kendisinin sahabeden kimselerle görüştüğü ve tabiinden olduğu anlatılmaktadır. Ebu Hanife künyesiyle ilgili olarak kaynaklarda daha çok, “Hanife”nin o zaman Irak’ta bir çeşit divit olduğu ve Ebu Hanife’nin yanında çoğu zaman divit taşıdığından dolayı bu künyeyle anıldığı zikredilir. Hanîfenin boyun eğen ve dini Allah’a özgüleyen anlamında “hanif” kelimesinin müennesi olduğu veya Ebu Hanîfenin Hanîfe isminde bir kızı olduğu rivayetleri de kaynaklarda geçmektedir. Ebu Hanîfe’nin kaynaklarda Hammad isimli oğlu haricinde kız veya erkek başka bir çocuğunun varlığından söz edilmemektedir.
Hüküm Çıkarma
Hanefi mezhebinde bir konuda hüküm çıkarmak için önce "kitap"a (yani İslam'ın kutsal kitabı Kur'an-ıKerim'e)başvurulur.Kitapta bir delil bulunamazsa hadislere bakılır. Hadisler'de yoksa sahabenin birinin görüşü temel alınır. Sahabe sözünde de bir cevap bulunamazsa en son kıyasa başvurulur.
Efâli mükellefin,mükellefiyet çağınagiren,yani baliğ olan her akıllı Müslümanın yapabileceği fiilleranlamına gelen dinî terim. Bunlar 8'e ayrılır. Bu 8 fiilden ilk 5'i yapılması; son 3'ü ise yapılmaması, yani terki istenen vazifelerdir. Yapılması istenen fiillere "emr;" terki istenenlere de "nehy" adı verilir.
Farzları, vacibleri ve sünnetleri yapana ve haramdan, mekruhdan sakınana ecr, yani sevab verilir. Haramları, mekruhları yapan ve farzları, vacibleri yapmayana günah yazılır. Bir haramdan sakınmanın sevabı, bir farzı yapmanın sevabından kat kat çoktur. Bir farzın sevabı, bir mekruhdan sakınmanın sevabından çoktur.
Mekruhdan sakınmanın sevabı da, sünnetin sevabından çoktur. Mubahlar içinde, Allah-ü teâlânın sevdiklerine "Hayrât ve Hasenât" denir. Bunları yapana da sevab verilir ise de, bu sevab, sünnet sevabından azdır.
Doğum: MS 5 Eylül 699, Kufe, Irak
Ölüm: MS 14 Haziran 767, Bağdat, Irak
Ebeveynleri: Thabit bin Zuta
Defin tarihi ve yeri: Abu Hanifa Mosque
Kitaplar: El-Fıkhu'l-Ekber
Etkileyenler / Etkilendikleri: Ali, Ca'fer es-Sâdık, Abdullah bin Mesud
HANEFİ MEZHEBİ
Reviewed by Ben Bilmem
on
Salı, Şubat 14, 2017
Rating:
Hiç yorum yok: